Bu hafta EPFL'nin düzenlediği 23 saatlik bir endüstride iş bulma atölyesine katıldım. Bana anlatılanlardan enteresan gördüğüm kısımları bloga aktarmaya karar verdim. Hem insanlar faydalansın hem de ben bilgilerimi pekiştirmiş olayım :P 

Bu rehber STEM yani Science Technology Engineering Mathematics alanlarında iş arayanlar içindir.

Not: Terimleri çevirince anlamı yitirdiği için çoğunu İngilizce bırakıyorum kusura bakmayın.

Not2: "Sen Oxford'a gitmiyor muydun iş bulma atölyesi nereden çıktı?" Elcevap: "Oxford'a gitme ihtimalim %50, geri kalan %50'yi garantilemeye çalışıyorum.

Önemli not: Burada yazılanlar sadece ilk mülakata girebilmeniz ve o mülakatı da batırmamanız için. İşe girmek yine sizin geri kalan bilmemkaç senenize kalıyor. Büyük beklentilerle okumamak lazım, sihirli bir formül yok burada.

Önemsiz not: Yazı kendini sürekli tekrarlıyor, çünkü atölye de kendini sürekli tekrarlıyordu (23 saat!) İşe gireceksiniz madem azıcık sabredin.

*

1- Networking


Networking:
Networking "İşle alakalı çevre edinmek" yani özetle bir gün lazım olur diye işle alakalı birilerini tanımaktır, onlarla bağlantı kurmaktır. Torpille karıştırılabilir, torpil değildir. Bağlantılarınızı yine liyakat esasına göre kullanırsınız. Bir iş için birini bulmak o kadar kolay değildir, googlelayamazsınız, veya googlelayıp bulamazsınız. Bulsanız da tanımadığınız birine attığınız mail hiçbir işe yaramayabilir çünkü o da sizi tanımıyor. 

Ne kadar çok kişi tanırsanız o kadar iyidir. Bunu da tanışarak yaparsınız. (Linkedin'de ekleyerek değil.) Tanışmanın ana yolu da konferanslara, etkinliklere katılıp insanlara gidip el sıkışıp kartınızı verip ne işle meşgul olduğunuzu da içeren boş muhabbetlerde bulunmaktır. ("Hocam nerelisiniz, Ben de lozanlıyım troll avlıyorum orada" gibi). Çok güzel bir networking rehberini ekşi sözlükte buldum, atıyorum: https://eksisozluk.com/entry/19671619

(Bu yazıyı okuyorsanız ve hali hazırda iş arıyorsanız iş işten biraz geçmiş olabilir.)

Konferanslarda networking yaparken kullanabileceğiniz şablon:


1- Selamlaşma: Hello 
2- Kimsin: Inigo Montaya
3- Hedefteki kişiyle alakan ne?: Babamı öldürdü 
4- Görüşmeden beklentin ne?: Ölmek için hazırlanması

(Şaka değil. Bilim insanları bunu twitter'da sürekli paylaşıyor, konferanslarda bu şekilde networking yapın diyor.)

Aktif networking iş fırsatlarını %10-30 arası bir oranda arttırıyormuş. (Bu sayıya nasıl ulaşmışlar onu bilmiyorum.)  Pozisyonların %20'si iş ilanı yüklemeden "ağızdan ağıza" yayılarak doluyormuş. Bu nasıl oluyor? Şirketler işe alımlarda önce kendi elemanlarına yönleniyor (birilerini terfi etmesi yani) sonra da kendi elemanlarına "sizin önereceğiniz biri var mı?" diye soruyor. Google'da referans sistemi var mesela, biri referans verirse mülakat sırasında öne geçiyorsunuz. Bazı işverenler mailing listlere, üniversitede belirli bir dersi (örn. machine learning) alanlara mail atıyor. Kısacası network önemli.

Network'ü kullanarak "sandviç" yöntemiyle limit hesabı... pardon iş başvurusu:

1- Networkünüzü aktifleştirin: İşe girmek istediğiniz yerde tanıdığınız biri var mı veya tanıdığı olan birini tanıyor musunuz?

2- Dökümanlarınızı hazırlayıp gönderin (C.V, motivasyon mektubu vs.)

3- Konuştuğunuz kişilerle tekrar iletişime geçip başvurunuzu nasıl güçlendireceğinizi sorun. Şirket kültüründeki nüansları ve mülakatlarda neyi vurgulamanız gerektiğini öğrenin.

4- Her mülakattan sonra bunu tekrarlayın, recruiter (işe alım uzmanı) ve networkünüzdeki kişilerle her mülakattan sonra "follow-up" (takviye) mail yollayın, onları bilgilendirin (veya zamanı için teşekkür edin).

2- Asansör Sunumu Hazırlayın

Hedefteki kişiye, yatırımcıya veya alakasız birine kısa ve ilgi çekici bir biçimde projenizi / ne yaptığınızı anlatma konuşmasına asansör sunumu deniyormuş. Zemin kattan varışa kadar kim olduğunuzu, ne yaptığınızı, neden diğerlerinden farklı olduğunuzu, nasıl yaptığınızı ve yaptığınızın etkisini anlatmanız gerekiyor. Aslında hepimizin farkında olmadan yaptığı bir şey ama farkında olup hazırlık yapıp uygulamak başka. Örnek:

- Sen kimsin? +Ben azimliyazar 

- N'apıyorsun? + Kişisel blog yazıyorum

- Seni diğerlerinden ayıran ne? +Benim gibi üniversite başından doktora sona kadar anlık blog tutmuş başka biri yok.

- Bunu nasıl yapıyorsun ve kimleri etkiliyor? +Yaşadıkça yazıyorum, lise ve üniversite talebeleri yararlanıyor. Zevkine okuyanlar da var.

(Dandik oldu ama neyse)

Hedef kişinin dikkatini 10 saniyede çekmelisiniz. Mimik ve jestleriniz, postürünüz de önemli bir mesaj veriyor. Sakin olun ve tane tane konuşun, çok teknik girmekten kaçının.

Asansör sunumuna benzeyen başka bir şablon da "5 Satırda Teziniz" şablonu. EPFL'de bunun yarışması yapılıyor, herkes 3 dakikada tezini yani EPFL'de neyi başardığını seyircilere kısa ve öz bir şekilde anlatmaya çalışıyor. O da şöyle:

* Yaptığınız işi / projeyi "generalist" (konuda uzmanlığı olmayan) birinin anlayabileceği (ama mühendis/bilim insanının da ne diyo ya bu demeyeceği şekilde) açık ve net bir şekilde anlatın. 

* Çalıştığınız projedeki sorumluluklarınızı anlatın: zaman yönetimi, bütçe, takım, toplantılar, iletişim, yenilikler, ekstra görevler, değerlendirme vs. rolünüz neydi? Başarılı oldunuz mu? Başarılı olduğunuzu nasıl anladınız?

* Eğer projeniz endüstriyle alakalıysa ve hatta patent aldıysanız / alıyorsanız bunu vurgulayın, değilse de projenizin bilime katkısını ve endüstride / ticari amaçlar için nasıl kullanılabileceğinden bahsedin.  

(Öğretmenlik / asistanlık / öğrenci projeleri gözetimi pek önemli değil.)

EPFL'deki yarışmanın finalistlerinden Bahar Haghihat (Türk var mı diye baktım bulamadım, en yakın bu hanfendiyi bulabildim)

3- "Aranabilir" Biri Olmak

Mail olarak atılan ve şirket sitesine yüklenen C.V.'ler Applicant Tracking System isimli özel yazılımlara yüklenip onlar tarafından okunur. Bu yazılım da verilen bir iş ilanı için en alakalı adayları bulur. Örneğin iş ilanı "Şirket websitesi için HTML, CSS, Javascript ve PHP bilen yazılımcı aranıyor." Bu yazılım C.V.'sine "HTML, CSS, Javascript, PHP" yazan kişiye %90 benzerlik skoru atar dolayısıyla o kişi yazılıma göre en alakalı adaydır ve C.V.'si yazılımda en üstte gözükür.

Bu yazılımı trollemenin yolu: direkt iş ilanını C.V.'de en alta küçük puntoyla ve beyaz renkle kopyala yapıştır yapmak. Yani en alta Şirket websitesi için HTML, CSS, Javascript ve PHP bilen yazılımcı aranıyor. yazıyorsunuz ve %100 benzerlik geliyor. Ahahahaha. 

Tabii profesyonel ortamda bunu yapmayın ama C.V.'nizi her iş başvurusunda iş başvurusuna göre optimize edin ki bu tip yazılımlarda öne çıkın. Doktor arıyoruz temalı bir ilana "dr, hekim, şifacı, healer, cleric, ibni sina, house m.d." gibi alakalı kelimeleri de ekleyin.

Buna benzer bir diğer tüyo da Linkedin'deki başlık / headline / title / güncel pozisyon bölümünü "aranabilir" bir şekilde doldurmak. 100 karakteriniz falan var hepsini kullanın. Bende sadece "Araştırma asistanı" yazıyordu. "Makine öğrenmesi uzmanı, yapay zekacı, veri bilimci, troll avcısı vs." ne varsa yazdım. Bütün buzzwordleri sıralayın. 

Linkedin'de hakkında bölümünde kendi ton ve tarzınızda konuşmalı, önceki kısma sığmadan arama anahtar kelimelerini mümkün mertebe yazmalı ve en önemlisi değerlerinizi, motivasyonlarınızı ve işe girmek istediğiniz piyasayı bildiğinizi göstermelisiniz. 

Yetenekler bölümüne hem teknik yetenekleri (veri analizi excel bilmemne) hem de sosyal becerilerinizi (takım çalışması, proje yönetimi vs.) yazın. İnsanlardan referans istemekten çekinmeyin.

Linkedin algoritmaları Linkedin'de aktif olarak iş arıyorsanız sizi öne çıkartır o yüzden Linkedin'de her gün 5-10 dakika iş arayın. (Aslında bunun için bir bot yazmalıyım.)

Hocamın linkedinini ekliyorum örnek Linkedin profili olarak. Türkiye'de ünlü oldum diyip sevinsin. 

4- İş Arama Sanatı


Burası için hoca saatlerce konuştu ama benim çıkardığım ders "Linkedin, Twitter, iş arama siteleri Allah ne verdiyse kullanın". Başvurduğunuz ülkelerdeki lokal siteleri kullanmaktan çekinmeyin.

Sosyal medya'daki ağırlığınız önemli kesinlikle. Twitter'dan aynı sektörde çalıştığınız kişileri ekleyin, mentionlaşın, makalelerine yorum yapın, sizde makaleler yazın vs. Tanınan biri olmaya çalışın.)

(Ama bu ağları profesyonel olarak kullanın. İşverenlerinizin dedikodusunu yapmayın, küfretmeyin, ekstrem (dini siyasi) muhabbetlerden kaçının, ya da en azından iş başvurusunu yaptınızda hesabınızı korumalıya alın. O hesaplara bakacaklar çünkü, İsviçre'de bakacaklarını sanmıyorum ama ABD'de bakıyorlarmış. Philip Morris'e başvurup Twitter'da sigara içenler ölsün falan yazmayın.)

* Her gün bir iş seçip ona göre dökümanlarınızı değiştirip gönderin. Bir excel dosyasına başvuruda bulunduğunuz ilanları not edin. Bir hafta içinde herhangi bir cevap gelmemişse follow-up maili gönderin.

7/10 kuralı: İş ilanlarında istenen özelliklerin tümüne hali hazırda sahip olmak zorunda değilsiniz, işveren 7/10 kadarına razı olabilir. Yapmanız gereken bir kalemle bildiklerinizin altını çizmek, sonra başka bir kalemle bilmedikleriniz veya emin olmadıklarınızı çizmek. İkinci gruptakileri araştırıp istenileni tam olarak öğrenmek ve eksiklerinizi saptamak. Ve tabii eksiklerinizi öğrenecek motivasyonunuz var mı onu belirlemek.

* B planı yapın, yani yurtdışına başvurun. Bizim hoca B planı konusunu "İsviçre'de iş bulamıyorsanız / çalışma iznini çıkmadıysa." diye uzun uzun anlattı çünkü burada çalışma izni çıkması sizin belgelerinize bakan kişinin o günkü ruh hali, sindirim sorunları, aşk hayatı, Neuchatel Xamax - Basel maçının sonucu gibi etmenlere bağlı. 

B planı Tr'deki arkadaşlar için de geçerli ve kurun şu anki durumuna bakarsak bu plan artık A planı.

Yurt dışında işe başvuracaksanız gelişmiş ülkelere öncelik verin, GSMH bakımından Batı Avrupa'nın Türkiye'si olan Portekiz'de iş aramayın mesela. Bizim hoca çalışma vizesi çıkarmasının kolaylığı bakımından Birleşik Krallık, Almanya, Kanada, Hollanda ve Singapur'dan bahsetti. Bu listeye Türkiye'dekiler için ABD, Avustralya, İsviçre, İsveç, Norveç, Danimarka falan da eklenebilir sanıyorum. (Sektöre göre değişir tabii de, İsviçre'deyken Fransa yiyecek baget bulamayan fakir ülke intibası bırakıyor burada. Umarım bu sözler bana karma olarak dönmez de Fransa'ya falan gitmem)

Ama sürprizlere de açık olmak lazım. Örneğin Hacettepe mezunu ODTÜ'de mastır doktora yapmış bir arkadaşım Romanya Yaş'ta Amazon'da iş buldu (machine learningçi kendisi) Yaş'a giderken Sofya Bulgaristan'da bir startuptan teklif aldı (medyum makalesini okuyup iletişime geçmişler). Yolda onlara uğradı. Oradaki takımı ve genel olarak Sofya'yı çok beğendiği için Amazon'u salladı. Şimdi Sofya'da kendi işinin patronu ve halinden memnun gözüküyor. Benzer şekilde Romanya'da çalışan bir arkadaşım da gelişmiş ülkeler kadar fazla olmasa da iyi kazanıyordu ve gideri az olduğu için kenara para atabiliyordu (benim kadar atıyordu neredeyse). Az önce gelişmiş ülkelere öncelik verin dediğim için kendimle çelişmemek üzerine hikayenin sonunu açıklıyorum: arkadaşım Romanya'daki işini bıraktı çünkü mantıklı hiçbir insan Romanya'da bir düzen kurmak gibi bir hedef koymaz kendine. O da İsviçre'de yaşamak istiyor (: 

* 25 yaşında bir EPFL mezunu mühendis iş aramaya ortalama 13 hafta harcayıp 16 başvuru yapıyormuş. (Yani EPFL öğrencisi için bile meşakkatli bir iş)

* İş aramaya 3-4 ay önce başlamak gerekiyor, 9 ay öncesi biraz fazla erken olabilir.

5- C.V. Yazma Rehberi

C.V: ilk mülakata çağrılmanıza olanak sağlayan recruiterın önüne düşen ilk pdf tanesi

Örnek C.V.

Şaka şaka.

Örnek C.V.

C.V.'niz şu bölümlerden oluşmalıdır

Header: İsim, soyisim, iletişim bilgileri (linkedin, skype dahil). 

Profesyonel görünmeyen mail adreslerini tercih etmeyin manyakdeli@gmail.com gibi.

Okul mailini kullanmayın kapanıp gidecek çünkü.

Aranabilmek için Skype koyabilirsiniz, github, researchgate ekleyebilirsiniz. Instagram gibi profesyonel olmayan sosyal medya adreslerinizi koymayın, tabii influencerlığa başvurmuyorsanız.

Resim koymak: Resim koymak size kalmış, ama koyarsanız mutlaka profesyonel gözüken bir fotoğraf koyun. Selfie koymayın yani. Takım elbise kravatlı bir fotoğraf koyun. Mümkünse profesyonel makineyle çekindiğiniz bir fotoğraf. Önemli! C.V.'ye resim koymak ABD, Kanada, İrlanda ve Birleşik Krallık'ta yasakmış, amaç ayrımcılığı engellemek.

Resminiz bakan kişide istediğiniz irtibayı uyandırmalı. Uyumlu mu? Profesyonel mi? Bodyguardlığa başvuruyorsanız kodum mu oturtacak bir görüntünüz var mı? Sırf bunun için photofeeler diye uygulama çıkmış, insanlar verilen bir C.V. fotoğrafı nasıl bir intiba bırakıyor diye oyluyor. 

Para vermeden bir işe yaramadığı için ben uğraşmadım ama beleş versiyonunu arkadaşlarınıza fotoğraflarınızı atarak yapabilirsiniz pekala. Onların objektif olmayacağını düşünüyorsanız arkadaşınız sizin fotoğrafınızı kendi arkadaşlarına siz onun fotoğrafını kendi arkadaşlarınıza atın. Karşılıklı dedikodu yapın. Bu yöntemi dating işleri için de kullanabilirsiniz.

Fotoğrafınızı sağ üste koyun. 

Güçlü özellikleri / Anahtar yetenekleri (Strengths / Key Skills) / Amaç: Recruiter'ın dikkat etmesi gereken özellikler. Bir nevi clickbait. Her iş ilanı için optimize edilmeli. C.V. okuma yazılımı tarafından okunacak burası. 

Sadece listeden ibaret olmamalı, "iş bulmak" minvalinde bir sadelik taşımamalı. Şöyle olabilir:

Amaç: Veri bilimi, yapay zeka ve doğal dil işleme alanındaki uzmanlıklarım ve uluslararası bir ortamda proje yönetimi üzerine becerilerimle katkıda bulunmak.

Eğitim: Eğitim durumunuz. Burada çok detaya girmeyin, tezimin ismi buydu şunu yaptım diye, onları bir dahaki bölüme saklayın. Ortaokula kadar gitmeyin. Hatta Galatasaray lisesi gibi bilinen bir yer veya yabancı liseler gibi iyi dil eğitimi aldığını gösterecek bir yerden gelmiyorsanız lise de gereksiz yer kaplıyor. Değişime gittiyseniz (kısaca) bahsedin.

Eğer okulunuzun kısaltması bir marka içeriyorsa kullanmaktan çekinmeyin, EPFL, MIT, ODTÜ, İTÜ, ASÜ (Ayvansaray Üniversitesi) (bu olmadı di mi?) gibi. 

Profesyonel deneyim: İlanla alakalı deneyimleriniz. "Core" (Ana) ve "Additional" (Ekstra) olarak ikiye ayrılır. Ben core kısmına tezimi, labta yaptıklarımı, ayrıca aldığım proje hibelerini ve projelerde de ne yaptığımız yazdım. Projelerimden birinin uluslararası medya tarafından iyi karşılandığını yazdım. Ekstra deneyim bölümüne de Programlamaya giriş dersinin asistanı olduğumu yazdım.

Her deneyimde vurgulamanız gerekenler: katkılarınız (geliştirdikleriniz, değiştirdikleriniz, zaman para madde cinsinden kazandırdıklarınız ve hepsini içeren "sözün özü"), sorumluluklarınız ve karşılaştığınız kısıtlamalar.

Her deneyime gerektiği kadar ağırlık verin, hepsini şişirirseniz önemli kısımlar önemsiz gibi gözükür. 

İşle alakasız hocalık, asistanlık, yarı zamanlı işler ekstra deneyim kısmına girer, oradan kazandığınız uzmanlıklar transfer edilebilir yeteneklerdir (bu iyi bir şey.)

Dernekler & kulüpler yer eğer işle alakalıysa (bilmemne üniversitesi robot topluluğu gibi) ekstra deneyim kısmına girebilir ama değilse başka yere yazın. Sorumluluk aldığınızı gösterdiğiniz için bu tip deneyimler önemli yine de.

Not: Bizim hoca ters kronolojik sıra öneriyor, son okuduğunuz okul ve son işiniz başta olacak şekilde yani.

Buranın daha iyi anlaşılması için hocamın slaytlarından çalınma örnek:


Teknik Yetenekler / Uzmanlık: Teknikler, aletler, veri analizi yaptığınız yazılım, excel biliyor musunuz, proje yönetimi gibi sosyal beceriler.

Kendinizi profesyonel biri olarak sunun, öğrenci gibi değil. Örneğin "Üniversitede makine öğrenmesi dersi aldım." yazmak yerine "Python, pandas, sklearn biliyorum şöyle şöyle projelerim oldu." yazın. 

Sosyal becerilerinizi kuru kuruya sıralamayın, onları bir bağlama koyun. Örneğin aksiyon adamı yazdınız, şu şu insiyatifleri aldığınızı şöyle vizyonları gerçekleştirdiğinizi belirtin.

Örnek:


Dil: Diller, varsa dil sertifikalarınız, test skorlarınız vs. 

İş dışı aktiviteler: Sadece en alakalı /ilgi çekici olanlar. Kitap okumak müzik dinlemek yazmayın, konfor alanından çıkmayan yaratıcı olmayan biri olduğunuzu düşünebilirler. Sadece tek başına yapılan hobiler asosyal olduğunuzu düşündürebilir. Politik ve dini bağlantıları yazmayın (bu ülkeden ülkeye değişir gerçi), çok ekstrem şeyleri yazmayın ("uzaylı hakları savunucusu"). Takım sporları, sanatlar ve grup çalışmaları sizi öne çıkarabilir. Düzenli olarak okuduğunuz  

Kişisel detaylar: Vatandaşlığınız (varsa oturum izniniz), yaş, medeni durum, ehliyet, askerliğinizi yaptınız mı.

Not: Recruiterlar iki sayfalık c.v.'yi tercih ediyormuş, buranın yalancısıyım, yani her şeyin tek sayfaya sığdırılmaya çalışıldığı solda sağda her yerde yazılar bulunan c.v. çorbalarını tercih etmeyin.

Not2: Akademik başarılar (anahtar makaleler, konferanslar, ödüller vs.) üçüncü sayfaya gitmeli, posterlerin endüstri açısından pek bir önemi yok.)

Bazı tüyolar:

* Görevlerden çok sonuçlara odaklanın. Örneğin benim için bu "Twitter'daki güvenlik açığını rapor ettiği bir makale yazdı." değil de "Keşfettiği güvenlik açığı sayesinde globalde Twitter trendlerinin 20%'sinin sahte olduğunu keşfetti." falan olur herhalde.

* Karşılaştığınız kısıtlamaları yazın, bütçeniz bu kadardı, az zamanda büyük işler başardınız vs.

* Recruiterların (yani bu c.v.leri okuyanların) teknik uzmanlığı yoktur, onlar generalisttir. Onların ne yaptığınızı tahmin etmesini beklemeyin. Proje ve tezini onların anlayacağı kadar detaylandırın.

* Bu c.v.leri okuyacak kişiler aşırı genç veya aşırı dinozor olabilir ve bu kişiler gramer nazisi olabilir o yüzden yazım hatalarına dikkat edin.

Önemli: C.V. okuma yazılımı c.v.nizi alakalı bulsun diye iş ilanındaki önemli teknik uzmanlıkları en baştaki anahtar yetenekler kısmına, hem deneyim kısmına hem de alttaki teknik yetenekler kısmına koyabilirsiniz. Bu tip faydalı tekrarlar programın gözünde sizi daha "alakalı" kılar.

En önemli tavsiye: C.v. hazırlamak için Google'a "latex c.v. template overleaf" yazıp uygun şablonu overleaf'e yükleyip düzenleyin. Latex, overleaf ve template ne bilmiyorsanız araştırın öğrenin. 22. yüzyıla 80 sene kaldı arkadaşlar artık Microsoft word kullanmayın bi zahmet.

Neyse sizi googlelamaktan kurtarayım, hadi yine iyisiniz:

https://www.sharelatex.com/templates/cv-or-resume

* C.v.'nizi her şirkete göre düzenleyip o şirketin ismi / ilan referans koduyla kaydedin. azimli_cv_microsoft.pdf, azimli_cv_facebook.pdf, azimli_cv_kardeşlerkundura.pdf gibi.

* Ve tabii ki, C.V.'niz Linkedin profilinizle tutarlı olsun.

6- Motivasyon Mektubu

Motivasyon mektubu işveren için çalışacağınızı samimi duygularla (?) belirttiğiniz laf salatasıdır. (bana öyle geliyor.)

C.V.'yi tamamlar (dolayısıyla c.v.'nizi aynen tekrarlamayın.)

Diğer adaylar aranızda parlamanız için bir fırsattır

Mektupta göstermeniz gerekenler:

1- Sizi şirket ve işin nesi sizi motive ediyor

2- Rolü, takımı, departmanı, şirketi ve sektörü biliyorsunuz

3- İşi kaptığınız anda başarmak istedikleriniz

Önerilen şablon

1- Giriş ("Ben) bölümü:

Bu bölümde işe / şirkete niye başvuruyorsunuz kısaca bahsedin. "Kişisel kancanız" / dikkat çekici bir özelliğiniz / clickbaitiniz varsa kullanmaktan çekinmeyin. (Örn. "Jestane ballının diyarı Zonguldak'tan tüm dünyaya selamlar.) Eğer ilanla alakalı / şirketten biriyle bağlantınız varsa veya ilan / şirket hakkında konuştuysanız bunu belirtmekten çekinmeyen. Örneğin "Geçen hafta EPFL'deki atölyede takımınızdan Gennaro Gattuso ile tanıştım, beraber kahve içip kruvasan gömüp hoşbeş ettik, ne olacak bu şirketin hali diye konuştuk."

Kısaca burada kendinizi vurgulayarak okuyanın ilgisini çekmeye çalışın. 

2- Gelişme ("Siz") bölümü:

Başvurduğunuz şirket / sektörün kendisinin çalışmak için ilginç olduğunu ve neden onlara katılmak için motive olduğunuzu yazın. Pozisyonun ne olduğunu, gerekleri bildiğinizi gösterin. Bilmemne problemi gibi önemli ve trend bir problemi literatürdeki en verimli metodlarla çözüyorsunuz falan yazabilirsiniz. Alacağınız sorumluluklara odaklanın. Şirketin bu özelliklerinden ötürü motive olduğunuzu, işi iyi yapmaya niyetli olduğunuzu vurgulayın. (Tabii bunu "niyet ettim Allah rızası için sizin işi yapmaya" diye yazarak yapmayacaksınız.) Önceki deneyimlerinize başvurabilirsiniz, ama C.V.'nizi aynen tekrarlamayın. 

3- Sonuç ("Biz") bölümü:

İşe alındığınız takdirde şirkete ne katacağınızı belirtin. Kendinizi işe alınmış hayal edin ve ilk ayda ne yapabilirsiniz onu yazın. Mümkünse inovatif ve orijinal çözümler sunun (örneğin araştırmamda şu problemi x verimle çözerek çığır açtım, size gelip aynı çözümü uygulayıp feleğinizi şaşırtabilirim vs.)

Tüyolar:

* Mektubun bir yerinde "daha fazla bilgi için c.v.'min şurasına bakın tipinde insanları dökümanlar arasında dört dönüp şaşı ettirecek referanslarda bulunmayın. 

* Kendi çıkarlarınızdan çok işverenin çıkarlarına odaklanın.

* Çok yağlamayın, yapmacık olmayın. 

* Sadece kendiniz hakkında olan kopyala yapıştır mektup göndermeyin, 10 saniyede anlaşılır, o şirkette çalışmaya hiç motive olmadığınızı gösterir.

Diğer dökümanlar: Alakalıysa tezinizin halka açık sunumu, önemli makaleleriniz, githubınız, sitenizi vs. ekleyin

Örnek mektup:

Sayın Bay Zuckerberg, 

Yakın zamanda EPFL'de düzenlenen Applied Machine Learning Days isimli seminerde  yapay zeka ekibinizden Dr. Stephen Gerrard "Makine Öğrenimi Metodlarıyla Nefret Söylemi Algılama" sunumunda bize Facebook'un geliştirdiği yeni state-of-the-art dil modelinden ve nefret söylemi algılama üzerindeki performansından bahsetti. Bu modelde geleneksel Fasttext modelleriyle yeni transformers modellerinin kombine edildiğini gördüm ve çok etkilendim. (Facebook böyle bir model kullanmıyor sallıyorum şu anda)

Doğal dil işlemede uzmanlaşmış biri olarak, sizin makine öğrenimi destekli nefret söylemi algılama takımınıza girmek için can atıyorum (extremely motivated'i nasıl çevirirseniz artık). Nefret söylemine karşı açtığınız savaş ve bu konuda hazırladığınız dil modelleriyle doğal dil işleme bilimine yön veriyorsunuz. Bir yandan da çokdilli metotlarla başka dillerde araştırmaya kapı aralıyorsunuz.

Facebook'un çokdilli metotları hala İngilizce dışındaki dillerde istenen sonuçları veremiyor. Bunun sebebi Türkçe gibi sondan eklemeli dillerin popüler dil modeli mimarilerine uymaması. Aynı zamanda Fransızca gibi İngilizce'yle aynı yazılıp farklı anlamlar taşıyan kelimelere sahip diller modelleri şaşırtıyor.

İngilizce, Fransızca ve Türkçe doğal dil işlemede uzmanlaşmış, bu konuda makaleleri olan çok-kültürlü bir gelenekten gelen bir araştırmacı olarak çokdilli metotlar konusunda yaptığınız araştırmaya katkıda bulunmak isterim. Ayrıca çokdilli metotların nefret söylemi algılamada kullanılması üzerine verimli metotlar geliştirdim ve bu metotları Facebook'ta hali hazırdaki yazılımlara entegre edebilirim.

Müsait olduğunuzda sizinle bu fırsat üzerine daha fazla konuşmak için bekliyorum. (Bunu da çevirmek zor, orijinali (I would welcome the opportunity of discussing this exciting opportunity in person at your convenience).

Saygılarımla,

(Not: Mektubun orijinali Rolex'e yazılmıştı, bizim hoca metalurjiyle alakalı bir şeyler sallamış. Anlamadığımdan facebook'a çevirdim ama ana yapıyı korudum.)

7- İlk Mülakat

İş veren sizden şunları bekler (ve ilk mülakatta anlamak ister)

- İşi yapabilir misiniz

- İşi yapacak mısınız (yoksa yan gelip yatacak mısınız)

- Daha fazla yapabilir misiniz

- Takıma entegre olabilir misiniz

Bu yüzden şu özelliklerinize odaklanacaklar:

- Teknik uzmanlığınız, yetenekleriniz

- Deneyiminiz, çalışma tarzınız, iş ahlakınız

- Kendini bilmeniz, kişiğiniz

- İş ilanı ve şirket için motivasyonunuz

* İlk mülakatta teknik konulardan anlamayan, generalist biriyle karşılaşırsınız o yüzden derdinizi onun anlayacağı şekilde teknik terimlere boğulmadan net olarak anlatabilmelisiniz.

* İkinci mülakat gelecek danışmanınız veya iş arkadaşınızla yapılır, teknik uzmanlıklarınız sınanır, takıma entegre olabilecek misiniz, işten beklentileriniz ne bunlar anlaşılmaya çalışılır.

* (Olursa) üçüncü mülakat da yüksek rütbeli bir yönetici tarafından son kararı vermek için yapılır (bu aşamada geriye 1-2 aday kalmıştır.) İstatistiklere göre işe alımların %51'i üç mülakat gerektiriyormuş.

Tipik mülakat soruları:

- Bize kendinizden bahseder misiniz? (Meali: C.v.'nizi özetleyin veya asansör sunumunuzu yapın)

- PhD / mastır tezinizde ne yaptınız? (Şu anki araştırmanız hakkında konuşun)

- İş için hangi spesifik yeteneklere sahipsiniz ve nasıl katkı yapabilirsiniz?

- Kariyer hedefleriniz ne, kendinizi 10 sene içerisinde nerede görüyorunuz?

- Sınıf arkadaşlarınız sizin hakkınızda ne düşünür? Beraber çalışmayı mı tercih edersiniz tek olmayı mı?

- Üç güçlü ve güçsüz yanınızı sayın.

Güçsüz yanımızdan niye bahsedelim derseniz, valla onu ben de anlamadım. Çikolata diyip trolleyebilirsiniz. "Güçsüz yanım hep güçsüz yanlarım üzerine endişe duymaktı ama bunu güçlü yanlarıma odaklanarak çözdüm." diye smartass bir cevap verebilirsiniz. Güçsüz  yanınızdan bahsediyorsanız bu konuda ne yaptığınızı anlatın mutlaka. Bu tip saçma sorulara cevaplar için ekstra kaynak

- Maaş beklentiniz nedir?

Sürpriz sorular:

- Let's continue in Indonesian (English yazsam sürpriz olmayacaktı)

- Bu pozisyon ortalamanın üstünde otonomi gerektiriyor. Bu yeteneğinizi gösterdiğiniz bir hikayeyi paylaşır mısınız?

- Bu rolde karşılaşabileceğiniz X problemini nasıl çözersiniz?

- Lozan'a kaç tane pingpong topu sığdırabilirsiniz (bu atölyede geçmedi ben şimdi uydurdum)

vs. vs.

Bazı recruiterlar beklenmedik sorularla troller: 

- Şu küçük bilmeceyi çözer misiniz: çarşıdan aldım bir tane..

- Bir grup arkadaşınız haber vermeden akşam yemeği zamanında kapınızda belirdi n'apardınız.

- Ne sıklıkta ayakkabı alırsınız

- Eğitim bakanı olsaydınız neyi değiştirirdiniz.

Bazıları da size karşı agresif davranarak tepkinizi ölçer:

- Bu bilmeceyi nasıl çözemediniz anlamadım, 10 yaşındaki kızım çözerdi!

- Anladığım kadarıyla sizin için önemli olan tek şey kariyer merdivenlerini hızlıca çıkmak ?

- Bu kadar kötü Endonezceyle işe alınacağınızı mı sanıyorsunuz?

8- STAR Metodu

Öncelikle bunlar çokomelli:

- Giyiminiz önemli, çünkü ilk izlenimler önemli bu hayatta (lanet olsun ki) 

- 10 dakika erken gelin (çok erken gelirseniz sizinle ne yapacaklarını bilemeyebilirler)

- Sizinle görüşecek kişiyi selamlayın, el sıkışıp göz kontağı kurun. 

- Dik durun ama fazla kasılıp endişeli de gözükmeyin

- Yanınızda C.V.'nizin güncel çıktısı olsun (mümkünse daha detaylı versiyonu)

- Soruya alakasız başka bir sorunun cevabını vermeyin, size Python sorulduğunda zehirli yılanlar ve cappy canavarından bahsetmeyin. 

- Lafı gevelemeyin, kendinizi utandıracak kadar geveliyor gibiyseniz susun ve/veya baştan alın

- Karşınızdakinin sözünü kesmeyin

- Garip hareketler yapmayın (parmak kıtlatmak gibi)

- Karşılıklı muhabbet ediyormuş gibi davranın (Sözlü sınav değil bu, ilgili ve motive gözükmek zorundasınız, soruya cevap verince kurtulamıyorsunuz)

- Eski patronlarınızı / işverenlerinizi kötülemeyin (mülakatçı sizi kötülemeye yöneltebilir, tongaya düşmeyin)

- Hazırlıksız gitmeyin

- Önemsiyormuş gibi görünün (önemsemeniz bile) 

Yukarıda yazdığım her şeyi pratik yapabileceğiniz bir antrenman şablonu (sizin gibi iş arayan bir arkadaşınızla yapabilirsiniz)

1- Mülakatçıyla selamlaşın.

2- Havadan sudan konuşun. Mülakatçı arkadaşınız havadan sudan konuşulabilecek bir soru yöneltsin. Ofisi kolay bulabildiniz mi, gelirken birileriyle tanıştınız mı, bugünkü GS-FB maçı ne olur vs. Örnek diyalog:

+ Ofisi nasıl buldunuz 

-İnternetten... ahahahaha 

(:D)

3- Ucu açık soru yöneltin & cevaplayın. Bana kendinizden bahseder misiniz, 10 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz vs.

4- STAR sorusu sorun & cevaplayın

5- Bir tane daha ucu açık soru yöneltin & cevaplayın.

6- Uygun bir biçimde boşa giden vakit için birbirinize teşekkür edin ve güler yüzle ayrılın.

STAR sorusu: STAR metodunu kullanabileceğiniz soru. Bana X deneyimini yaşadığınız bir durumdan bahsedin. Ne yaptınız, sonucu ne oldu? kalıbındadır. 

Türkçe çeviri yapmaktan yorulduğum için direkt İngilizcelerini kopyala yapıştır yapıyorum:

  • Give me an example of a difficult problem you solved. How did you solve this problem?
  • Tell me about a mistake that you’ve made. How did you handle it?
  • Can you tell me about a challenging situation you overcame at work?
  • Tell me about a time you learned a new skill. How did you approach it and how to did you apply your new learnings?
  • Has there been a time when you had to pitch an idea to a manager or senior leader? What was the outcome?
  • Tell me about a time when you overcame a conflict at work.
  • Explain a situation in which you would have handled things differently.
  • Tell me about a time you handled a stressful situation when you were under a lot of pressure.
  • Can you tell me about a time you set and achieved a certain goal?
  • What is your proudest professional accomplishment and why?

Bu soruları STAR metodunu kullanarak cevaplayacaksınız. 

S - Situation: Bağlam neydi? Ne oldu? Ne zaman nerede gerçekleşti?

T - Task: Olayda rolünüz neydi? Ne yapmanız gerekiyordu?

A - Action: Ne yaptınız?

R - Result: Nasıl sonuçlandı?

Dandik bir örnek:

Soru: "Kötü haber vermeniz gereken bir durumdan bahsedin. Bunu nasıl yaptınız?"

El cevap:

Situation: UNIL ile ortak bir projede çalışıyorduk. Proje bağlamını önceden belirleyip grant almıştık. Ama projenin ana sorusunu UNIL'liler belirlemişti ve bunun için veri toplayıp bana vermişlerdi.

Task: Benim rolüm bu veriyi kullanarak makine öğrenmesi yöntemleriyle onların araştırma sorusunu cevaplamaktı. Ama bu araştırma sorusu mevcut makine öğrenmesi metodları için fazla karmaşıktı. Elimden geleni yaptım ama güvenilir sonuçlar alamadım. Başarısızlığı uygun bir biçimde sunmam gerekti.

Action: Önce mevcut tüm yöntemleri sıralayıp hepsinin sonuçlarını bastım. Ardından literatürde benzer çalışmaları toplayıp sonuçları belgeledim. İşlerin neden umduğumuz gibi gitmediği üzerine tahminlerimi sıraladım. Eldeki veriyle başka ne tip sorulara cevap getireceğimizi listeleyip yeni araştırma yolları önerdim.

Result: Hocam anlayışla karşıladı, eldeki veriyle yeni araştırma soruları üzerine çalışıyoruz. 

EN ÖNEMLİ NOT: "Bana sorunuz var mı?" sorusuna cevap hazırlayın.

Örnek video


(Videodaki hanfendinin Scarlett Johanssonla benzerliğini belirtmeden geçemeyeceğim)

Örnek açık uçlu sorular ve cevaplar videosu


Kaynağı veriyorum, sitedeki diğer makaleleri de okursunuz. 

*

Benim bu atölyeden öğrendiklerim bu kadardı. Tabii bu atölye her şeyi öğretmiyor, nasıl linkedin kullanılır, nasıl networking yapılır vs. ayrı ayrı atölyelere bağlanıyor. O yüzden (diğer her alanda yaptığınız gibi) burada öğrendiğiniz her adımı ayrı ayrı araştırıp yardımcı kaynaklarla desteklemelisiniz.

Kolay gelsin!

*

Yazılardan emaille haberdar olmak isteyen formu doldursun pls:

https://forms.gle/U2HTSFaEjpsQBiPG6

Yazıları paylaştığım sosyal medya kanalları:

Instagram: https://www.instagram.com/azimliyazar

Facebook: https://www.facebook.com/azimliyazar

Twitter: https://twitter.com/azimli_yazar